Bursa Sağlık Turizmi Derneği (BUSAT) Yönetim Kurulu Toplantısı’nda konuşan Başkan Dr. Metin Yurdakoş, gerek ulusal gerekse uluslararası kongre ve çalıştaylarda anlattığı “Sağlık Turisti Sağlık Poliçesi” projesini Sağlık Bakanlığı ev sahipliğinde uluslararası “Health Expo Sağlık Turizmi Fuarı ve Kongresi” nde yaptığı konuşmada tekrar gündeme getirdiğini belirtti. Bu ürünün ülkemiz için çok önemli olduğunu belirten Yurdakoş, yapılacak çalıştayda Bursa’daki sağlık kurumları ve termal tesisleri için devlet tarafından verilen teşvikleri masaya yatıracaklarını ve Sağlık Turizmi Hukuku Paneli yapacaklarını anlattı.

Toplantıda Ülkemiz için hedeflenen 1 milyon sağlık turisti ve 10 milyar dolarlık gelire dikkat çekilirken, Bursa Medicalpark Hastanesi Genel Müdürü Doç. Dr. Sedat Demir de “sağlık turizminde başarılı bir hastane örneği” sunumuyla yakaladıkları başarının sırlarını BUSAT üyeleri ile paylaştı. Bursa Barosu Sağlık Komisyonu Başkanı Av. Okan Dursun ise sağlık turizminin hukuku boyutu başlıklı sunumunda, turistlerin günümüzde hangi ülke kanunlarının dikkate alınacağı sözleşme ile geldiklerine dikkat çekti.

Yönetim Kurulu Toplantısı’nın açılış konuşmasını yapan Başkan Dr. Metin Yurdakoş, düzenlenen “Sağlık Mezunları Kurultayı” ve “Sağlık Turizminde Yeni Nesil Yatırım Modeli ve Sağlık Serbest Bölgeleri Çalıştayı”nda dünyada olmayan, Türkiye’nin ön ayak olacağı projelerin gündeme geldiğine dikkat çekerek “Sağlık Turisti Sağlık Poliçesi” hakkında bilgi verdi. Çalışmanın sağlık hizmeti almak amacıyla farklı bir ülkeye giden insanların, aldıkları hizmet sonrası kendi ülkelerinde karşılaşacakları olumsuzluklara karşı sigortalanmasını kapsadığını belirten Başkan Yurdakoş, “Bu bir sigorta poliçesi ve şu an dünyada böyle bir uygulama yok. Bu ürünün geliştirilmesi noktasında ilgili bakanlıklarda bizimle hemfikir” dedi. Geliştirilecek sağlık poliçesinin Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde sağlık turizminin gelişmesi için önemli olduğuna değinen Başkan Yurdakoş, “Bir problem yaşandığında şu anda çeşitli yollara gidiliyor. Kurumlar tarafından ‘Gelin biz sizin tedavinizi tekrar yaparız’ gibi teklifler sunuluyor. Bu hastaya tatmin ve güvence noktasında yeterli gelmiyor. Bunun önüne geçmek için böyle bir sistemin bir an önce oluşturulması gerekiyor” diye konuştu.

TEŞVİKLER ÖNEMSENMİYOR

Konuşmasında, ulusal ve uluslararası platformlarda Bursa’daki sağlık kurumları ve termal tesislerin devletin teşviklerinden yeterince yararlanamadığı yorumları ile karşılaştıklarını belirten Başkan Yurdakoş,  “Rakamlara bakıldığında bizim imkân ve kabiliyetlerimize göre Bursa’ya yapılan teşvik çok az. Bu devletin hatası değil. Kurumlar olarak teşvikler konusunda bilinç düzeyimizin gelişmemesi ya da çok önemseyip bunun peşinde koşmamamızdır” dedi.

busatyont-krl-1SAĞLIK TURİZMİNDE YABANCILIK UNSURU

Sağlık turizminde hukuki boyut sunumuyla sağlık alanındaki hızlı gelişime karşılık hukuk alanındaki ilerleyişin geride kaldığını belirten Bursa Barosu Sağlık Komisyonu Başkanı Av. Okan Dursun ise sağlık hizmeti alanların bilinçlerinin değiştiğine ve geçmişte gündeme gelmeyen konuların adliyelere taşınarak sorgulandığına dikkat çekti. Hasta hekim ilişkilerinin tartışma konusu olan 6502 sayılı tüketici kanunu kapsamına alınmasıyla belirsizliklerin doğduğunu dile getiren Dursun, ” Yabancılık unsurunun girdiği konularda hangi hukuk uygulanacak bununla ilgili sözleşmelere dikkat etmek gerekir. Günümüzde bu tür konularda sorunla karşılaşmak istemeyen turistler hangi ülke kanunlarını dikkate alacağı sözleşme ile geliyor. Bu durumun sağlık turizmi üzerindeki etkisi göz ardı edilmemeli” diye konuştu”

HASTA HAVAALANINDAN ALINIP HAVALANINA BIRAKILIYOR

Sağlık Turizmi’nde başarılı bir hastane örneği olarak deneyimlerini paylaşan Bursa Medicalpark Hastanesi Genel Müdürü Doç. Dr. Sedat Demir ise uzun uğraşlar sonucunda başarıyı yakaladıklarını dile getirdi. Demir, “Öncelikle bu konuda başarılı çalışmalara imza atan İstanbul ile Bursa’yı karşılaştırdığımızda iki dezavantaj ile karşılaştık. Bursa’ya hasta gelmemesinin birinci unsuru hava alanının, ikinci unsurun ise fiyat politikaları olduğunu gördük. Sonraki süreçte Bursa’ya uygun bir fiyat politikası ve ulaşım konusunda çalışmaya başladık” dedi. İstanbul’un oluşturduğu Uluslararası Hasta Sağlık Turizmi Birimi’ni kendilerine uyarladıklarını belirten Demir, “Hastamız yokken bile ayda 50 hasta geliyormuş gibi bir Uluslararası Hasta Birimi kurguladık. İlk 6 ay boyunca birimimizde çalışanların deneyim kazanmalarını sağladık. Daha sonraki süreçte hedef kitlemize yönelik çalışmalarda Arabistan, Orta Doğu ve Afrika destinasyonlarındaki hastaların taleplerini öğrendik” diye konuştu. Başarının, oluşturdukları sağlık hizmeti paketleri ile yakalandığına dikkat çeken Demir, “İstanbul sadece sağlık hizmeti verebilen bir şehir. Bursa’nın bu konudaki avantajı ise her yönüyle zengin bir şehir olması. Biz de bu avantajı kullanarak turizm ve sağlığın iç içe olduğu paketler oluşturduk ve buraya gelen hastanın tedavisinin yanında nerede kalacağı, nerede yemek yiyeceği, sosyal aktivitelerinin neler olacağına kadar her şeyi planladık. Bizim başarılı olmamızı sağlayan sistemde hasta havaalanından alınıyor ve oraya geri bırakılıyor” diye konuştu.